Çok Sevdim Bir Zamanlar Yine de Seviyorum

Çok Sevdim Bir Zamanlar Yine de Seviyorum

Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine de
Alip basimi gitmeyi yollar boyunca
Seyretmek bir bozkir aksamini camindan bir otobüsün
Masal sehirlerini geçerken hizla

Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine de
Ürpertili, simsicak tenini kadinlarin
Salmak serin sulara gövdemi
Düsüp gitmek ardina siirin ve askin

Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine de
Varoldugumu düsünmeyi, ürpererek..
Karanlik bir odada küçük bir çocuk gibi
Yagmurdan ve yalnizliktan ürperek

Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine de
Düsüncemi genis ve sonsuz olanla birlestirmeyi
Hirçin ve ele geçmezce atilgan
Uysal ve usulcacik benim olan seyi…

Çok sevdim bir zamanlar, seviyorum yine de
Ve hep sevecegim beynim ve tenim varoldukça bu dünyada
Piril piril olani, her zaman bir güz diriliginde
Degismez ve degisken olani sonsuzca…

seni sevmek yakıştı bana

seni sevmek yakıştı bana

Seni sevmek yakıştı bana.
Bütün çığlıklarımı sana attım.
Bütün gizlerimi sana açtım.
Bütün aşklarımı sende yaşadım.
içimde mevsimler seninle döndü..
bahardan kışa..
sonbahardan yaza..
Rüzgar et nefesini.
Ürpert tenimi.
Dağıt saçlarımı, aklımı, yatağımı..
Sevdir yeniden küstüğüm yastıkları..

Seni sevmek yakıştı bana..
Uzak yarim oldun.
Memleketli yarim oldun.
Dost yarim.
Yoldaş yarim oldun..
Firari kaçak yasaklı yarim.

Gördünmü ne kadar çoğalmışsın..
İki söz söyle..
Yakışmıyor bu sessizlik.
Hadi.. bir söz.! ! !
Azalt içimdeki parçalanmayı..

Ne yalan söyliyeyim
yakışıyorsun bana

ismini kaybettim hükümsüzdür

ismini kaybettim hükümsüzdür

Senli cümleleri çıkardım hayatımdan,
yazdıklarımdan,
yaşadıklarımdan.
Herkesle aynı cümleleri kurmuyorum.
Sen başka ağızlarda sakız olurken,
Ben kendi sevdamı kendi cümlelerimde yaşıyorum. Seni tanımlayan kelimeleri gömdüm kendi karanlığıma,
Artık seni kendimle tanımlıyorum.
Sen başkalarının kelimelerine eşses olurken,
Ben sevdamı kendi yalnızlığımda yaşıyorum.
Hiç olmadığım kadar yalnız kaldım seninle. Kimsesiz kaldım. Yaşayamadıklarımı siper ettikçe hayallerime, hayalsiz kaldım. Direndim yine de, iyi olacağına inanmadan iyi olsun diye bekledim. Güzel olacağına inanmadan güzel olsun diye bekledim. Ben bekledikçe daha çirkin oldu, daha kötü oldu her şey. İnanmıyordum ya zaten, şaşırmadım. Tek seni sevdim olanca gücümle bunca kötülüğün ve çirkinliğin içinde.
Sessizce sonumu beklerken, merakla ve korkuyla bakarken yaşama, yaptığım tek şey seni sevmekti.
Belki de en kolay yaptığım şey.
Belki de en güzel yaptığım şey.
Ama yine de tek yaptığım şey seni sevmekti.
Sonra baktım ki, sevmek sadece filmlerde yetiyordu her şeye. Şiirlerde, romanlarda yetiyordu. Dünyada mutlu olmak için sevmekten çok fazlası gerekiyordu.
Baktım ki mutlu değilim sonra. Baktım ki sen benim değilsin.
Bıraktım.
Senli cümlelerimi çıkardım hayatımdan.
Yazdıklarımdan.
Yaşadıklarımdan.
Herkesle aynı cümleleri kurmuyorum.
Senin kelimelerin başka dudaklara isim olurken,
Ben artık isimsiz bir adamı seviyorum.

Ölümüm Oluyorsun

Ölümüm Oluyorsun

Yokluğun bir kabus gibi düştü içime
Ne yana dönsem her yerde sen…
Kaçmak kurtulmak istiyorum bu sevdadan
Kaçtıkça daha da gömülüyorum…
Haykırışlarım boşa kaçışlarım çaresiz
Bir boşlukta yuvarlanıyorum adeta…
Kimseler duymuyor feryadımı
Elimden tutup kimse alamıyor beni senden
Boğuluyorum ölüyorum duyan yok beni
Bir sendin beni anlayan
Yaşama sevincim olan
Meğerse ölümüm oluyormuşsun…
İnce ince yok ediyorsun beni
Görmüyormusunnnn….!!!!

Ölüp ölüp dirilişim ondandır!

Ölüp ölüp dirilişim ondandır!

Ben şiirlerimi bu şehirin sokaklarına dökmüşüm.
Hergün üzerinden geçiyorsun farkında olmadan.
Sokak lambalarına astım yüzünü, aydınlatsın diye.
Bazen gecelerinde, bazen yağmurlarında saklıdır benim sevdalarım.
Yani parça parçadır kavuşmazlar.
Hep ayrılık ve imkansızlık şiirleri yazışım ondandır.

Beni bu şehirde arama, bulma, sorma!
Beni şiirlerimde ara-bul-anla, sev ve yargıla!
Çünkü onlardır yüreğimin sesi.
Ellerim, yüzüm ve bedenim…
Gözlerim ve gözyaşlarım…

Benim senin yanında ağlamayışım ve suskunluğum ondandır! Sana kıyamayışım.
Ben aslında seni de, bu şehri de çok sevmiştim!
Ama ikinizde çok üzdünüz beni…
İkinizi de terkedip gitmek isteyişim ondandır!
VE ne yapsam vazgeçemiyorum senden.
Ölüp, ölüp dirilişim ondandır.

bugün sensizliğimin ertesi günü

bugün sensizliğimin ertesi günü

bugün sensizliğimin ertesi günü
ağrıyor kabuk bağlamaz yüreğim
sancın hala derinlerimde gizli
gülmeye yeltendim, canım acıdı
içimde terk edilmiş bir şehrin yıkıntıları
bedenimde mesken tutmuşluğu meyhane kapısının
mey kokuları tenimde savaş veriyor
gözlerimde ise; yarına kalma kaygısı ..

yaşamaktan korkuyorum
her gün daha bir azalıyor gözlerimde yaşam belirtisi
ışıksız hücremde zifiri yalnızlıklar yaşıyorum
bedenim kuvvet kaybında
soğuğa çekiyor tenimin kuraklık çekmez kaygısı
savaşıyorum ihtimallerle
toprağa bir gül daha seriyorum
artık fidanların boynu bükük
bedenimde ise depremler ..

bugün sensizliğimin ertesi günü
kısacık bir şiir yazdım
adına sen dedim ben dedim
belirli aralıklarla gözlerin düşüyor satırlarıma
biliyor musun ?
hiç kanamadım
gülmelerine susadığım kadar..
birde kadehlerde eskittim resimlerimizi
adında baharlar gizli
adını her anışımda
yelkenleri açılıyor gönlümün
yine uzak savaş hallerine..
korkuyorum yalnız kalmaktan
rüzgar ölümlere esiyor
bahçede ise yaşlanmışlığın belirtileri..

dilimde eskilerden kalma nağmeler
“seni düşündüm dün akşam yine..”
seni düşünüyorum her akşam yalnızlığa inatla
uyuyamıyorum,
geceden arta kalan saatleri de boşa harcamıyor
seni yazıyorum bir kalem bir kağıt birde eşsiz gülüşün..
seni düşünüyorum ebede sürer yolculuğum
seni düşünüyorum bitmez yazgı diye yaşadığım..
seni düşlüyorum
bedenim ellerinde,
ruhum dudaklarında sürgün
ismin yüreğimde silinmez mührüm
seni seviyorum..

İçimde öyle bir sen varki, uyutmuyor beni geceleri..

SuÇluyum…

SuÇluyum…

Suçluyum…Biliyorum…
Böyle çok sevmemeliydim seni
Bu kadar ümitlenmemeli,
Hiç ümit vermemeliydim
Zordu…Yanlıştı…
Baştan belliydi bu sevdanın rengi
Ufukta hep koyu bir karanlık bekledi bizi.
Oysa seni sevmek hiç zor değildi gönlüme
Bana benziyordu çünkü içindeki hırçın çocuk
Biraz asiydi,biraz deli
Biraz hoyratça tüketmişti günlerini
Ama yumuşacıktı yüreği
Dokunsan sıcacık,
Dokunsan ürkek,
Dokunsan şefkat dolu elleri
Kızınca öyle bir bakar ki gözleri
Bilsen içinde nasıl büyük bir sevda gizli.
Geceleri ışığım,uykuda rüyam
Güneş değil,
Senin hayalindir sabahları beni ısıtan.
Yalnızlığımın penceresine konan,
Hiç bıkıp usanmadan cama vuran seni
İçeri alamadım sevdiğim
Ne olur affet beni
Suçluyum…Biliyorum…
Böyle çok sevmemeliydim seni…

SöYLeMeDiNKi…..

SöYLeMeDiNKi…..

Sen benim “İmkansızımsın” demeseydin de,

“Seninle her imkansıza göğüs gererim” deseydin…

Belki tüm imkansızlıkları yok ederdim seninle…

Söylemedin ki…

Sen benimsin” demeseydin de “Ben sana aidim”

deseydin…

Başka yüreklerde olsan da varlığını hissedebilirdim,

bana ait olan hep bende kalır diye…

Söylemedin ki…

“Senin için her zorlukla savaşırım” değil de;

“Senden gelen hiçbir şey zorluk değil” deseydin;

İnanırdım yüreğinin sadece benim için çarptığına,

cesaretine…

Söylemedin ki…

“Sen olmadan yaşayamam” değil de,

“Sensizlik diye bir şey yok; sen var olmasan da

benimlesin” deseydin…

İnanırdım sevginin sonsuzluğuna, aşkın

sıcaklığına…

Söylemedin ki…

“Sen benim rüyamsın” değil de

“Gerçekleşen rüyamsın” deseydin;

Uzağında da olsam yaşatırdım bu gerçeği sende,

rüya olmaktan çıkarırdım bizi…

Söylemedin ki…

“Sen benim eş ruhumsun” değil de,

“Sen aslında Bensin” deseydin…

Yokluğunda bile devam ettirirdim sen olmayı,

kendimi unutmak olsa da sonu…

Söylemedin ki…

“Seni Seviyorum” değil de,

“Seni hep seveceğim” deseydin,

Yalan da olsa sevgin, hiç dönmeyecek olsan da

inanırdım bana bir gün döneceğine…

Beklerdim ömrümün sonuna kadar

gelmeyişlerini…

Söylemedin ki…

“Seni çok özlüyorum” değil de “Seni özlemek bile

güzel” deseydin;

Ayrı da olsak inanırdım beni her dem yüreğinde

yaşattığına, ne kadar uzak olsak da hep yüreğinde

yaşayacağıma…

Söylemedin ki…

“Sen benim için çok özelsin” demeseydin de;

“Özel olan her şey sende saklı” deseydin;

Kendimi şimdi böyle basit hissetmezdim, söylediğin

hakaretlerin altında bu denli ezilmezdim…

Söylemedin ki…

“Bir gün bitecek” demeseydin de

“Aslında seni hiç sevmemişim.” deseydin ;

En azından delikanlı biri yaşatırdım yüreğimde…

Seni bana kendini tanıttığın gibi değil de, benim

tanımak istediğim,

O cesur, o gerçekçi, o mücadeleci, o sıcak, o delim

kalsaydın benliğimde…

Ama yapamadın ki…

Yapmadın ki…

Sen benim her şeyimsin!

Sen benim her şeyimsin!
Her şey nedir bilir misin?

Belki… sevmek delicesine,
Hasretinden prangalar eskitmek.

Belki… özlemek, umut etmek,
Her yerine yüz sürmek doyasıya.

Belki… öpmek, koklamak,
Sarılmak, bırakmamacasına.

Belki… fethedebilmek seni,
Sınırlarını, duvarlarını zorlamak.

Belki… hükmetmek her şeyine,
Ruhuna, kalbine, bedenine.

Belki… iniltilerini duyabilmek,
Rüyalarımda olduğu gibi.

Belki… ekmeğim, aşım olmak,
Sigaramdan tüten duman.

Belki… oluklar başında,
Kana kan’a içtiğim su.

Sen benim her şeyimsin!
Her şey nedir bilir misin?

Bilirsin! bilirsin!
Çünkü sen benim her şeyimsin

AsKıNa SuSaDıĞıM

AsKıNa SuSaDıĞıM

Ne zaman seni düşünsem
Uzun uzun cümleler kuruyorum
Virgülü olmayan,sonu gelmeyen
Ve bir bekleyiş var ömrümde
Adını koyamadığım
Sonunu göremediğim
Sonra birde sen varsın kalbimde
Bir yıldız kadar uzak
Bir soluk kadar yakın
Ölümüne özlediğim
Kana susar gibi aşkına susadığım
Bittiği noktada bütün cümlelerin
Gözlerimle konuşmaya çalıştığım
Ve öyle aşklar vardır ki gözleri ağlatır
Ki öyle gözler vardırki sözleri anlatır

ƒαякLı $єнiяdє σLѕαdα уα$αмLαяıмız
αуηı dυуgυуυ уα$αя яυнLαяıмız
özLємєкLє вα$Lαя α¢ıLαяıмız
“ѕєηi ѕєνiуσяυм”Lα вiтєя gözуα$Lαяıмız