yine aşk

yine aşk

geldin
tanımladın beni
doğurdun
yepyeni sabahlarla uyandırdın
yeni bir dünyaya hazırladın yurdumu
engin sulara çektin
çektin küreklerimi
çiğdemler papatyalar nergislerle geldin
yeni bir sokağın ilk başlangıcıydı
harabeler kuyular savaşlardan arta kalan
yaşayan bir bedendim
yaralı günlerin ortasında bulup getirdin
beni sana

apayrı geldin
tanımsız
vahyim oldun
sabahlara çektin
sabah kıldın
yağmaladın geçmişi ve geleceği

ayı ayla
güneşi güneşle
sonsuzluğunda tanıştırdın

geldin
bir kuş yağmurunda
söğütlerin rüzgârlara tutunduğu bir akşamdı
kapandı kapılar pencereler çekti örtülerini
çözdü
kör
sağır
dilsiz ömür
buzlarını

yeniden yüründü çıkılıp yollarda
yeniden mayalandı aşk
duydu ışıltını damarında hayat
tuzunu yaladı günler geceler varlığının
sildi ellerin gözlerimden yokluğunu sensizliğin
araladın beni
bir saltanata getirdin

önce yabancım
tanışıklığım
yerleşiğim
sonra yoldaşım
sırdaşım
aşım

bir melek gibi büyüsünde yaşadığımca
tahtım
kâinatım oldun

… … …
Abdulrızak Kılıç
suskun sevda

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir