Kategori arşivi: Gurbet Şiirleri

Gurbet şiirleri buradan

Gurbet demişler

Gurbet demişler

Vatandan ayrılıp ele göçmeyi
Vatanın var iken vatan seçmeyi
Anneden babadan yârden geçmeyi
Ölüm diyecekken gurbet demişler

Bütün sevdiklerin ardında kalır
Hasretin baskısı sırtında kalır
Aklın fikrin ruhun yurdunda kalır
Bunların hepsine gurbet demişler

Başka bir ülkenin dili başkadır
Vilayeti başka ili başkadır
Hazanı başkadır yeli başkadır
Çekilmiyor anam gurbet demişler

Anlaşma zor olur işaret ile
Eş anlamdır gurbet esaret ile
Burayı terkedip, cesaret ile
Gelinmiyor anam gurbet demişler

Mikdat’ım gurbeti eyledim mekan
Bırakıp gelirdim bulsaydım imkan
Ne bir sanatkarım ne de bezirgan
Ömrümüz yok olmuş gurbet demişler

Mikdat Bal

Gurbet demişler

Vatandan ayrılıp ele göçmeyi
Vatanın var iken vatan seçmeyi
Anneden babadan yârden geçmeyi
Ölüm diyecekken gurbet demiºler

Bütün sevdiklerin ardında kalır
Hasretin baskısı sırtında kalır
Aklın fikrin ruhun yurdunda kalır
Bunların hepsine gurbet demiºler

Baºka bir ülkenin dili baºkadır
Vilayeti baºka ili baºkadır
Hazanı baºkadır yeli baºkadır
Çekilmiyor anam gurbet demiºler

Anlaºma zor olur iºaret ile
Eº anlamdır gurbet esaret ile
Burayı terkedip, cesaret ile
Gelinmiyor anam gurbet demiºler

Mikdat’ım gurbeti eyledim mekan
Bırakıp gelirdim bulsaydım imkan
Ne bir sanatkarım ne de bezirgan
Ömrümüz yok olmuº gurbet demiºler

Mikdat Bal

GURBET AKŞAMLARI

GURBET AKŞAMLARI
Gurbet akşamları okunur ezanlar,
Gece karardıkça açar yaralar,
Bazen olur giyinirsin karalar,
İşte o zaman ağlatır GURBET AKŞAMLARI…

Yatarsın yatağına uyku gelmez,
Anılar aklından hiç mi hiç gitmez
Sevdiklerin sana “Merhaba” demez
İŞte o zaman ağlatır GURBET AKŞAMLARI…

Günlerdir bekledim gelmedi bir selam
Selamı bıraktık ne de bir kelam
Böyle yazmıştır belki Kadir Mevlam
Sabretmek gerek üzülmeli değil

Gurbet akşamları yanar ışıklar
Duramaz yerinde bağrı yanıklar
Yüz tutmuştur atmaya çığlıklar
Derken arkasından acı feryatlar…

“YURTLU” der gurbet el de geçti günüm
Kara matemlerle yoğruldu dünüm,
Bugünümü dersen zaten küskünüm
Yarın akşam yine mi GURBET?

Gurbet Akşamları

Gurbet Akşamları

Hiç istemem yine gelir,
Çatar gurbet akşamları
Yüreğime hançer olur,
Batar gurbet akşamları.

Öldürecek beni dertler,
Bende geçti bini dertler,
Dertlerime yeni dertler
Katar gurbet akşamları.

Bilmiyorum dertten gamdan,
Zevk mi alır intikamdan?
Kanlım gibi şu yakamdan,
Tutar gurbet akşamları

Şimdi akşam bak şu anda,
Zindandayım ben zindanda,
Zindan ne ki zindandan da
Beter gurbet akşamları

Acılara beler beni,
Kesip doğrar diler beni,
Parça parça böler beni,
Yutar gurbet akşamları.

Memleketim ilim obam,
Kavim, gardaş, dost, akrabam,
Gözlerimde anam, babam,
Tüter gurbet akşamları.

Kadir Mevla’m yardım etsin
Ozan Arif yurda gitsin
Bitsin artık bitsin bitsin…
Yeter gurbet akşamları.

Ozan Arif

gurbet

gurbet

Uzun, uzun yollar gözüktü yine
Yollar yine gidiyor gurbete

Bu yolda aşk, servet, şan, şöhret var
Bu yolda memleket aşkı var
Bu yolda baba ocağı, derdi var
Bu yolda ana kucağı özlemi var
Unutma bre insanoğlu

(Serdar Sayıl-1979)

gurbet

gurbet

Ey benim sevdasına yandığım
Ey benim uğruna can aradığım
Nerdeysen dön gel gözü karalım
Ay dedin yıl oldu gittin gelmedin
Mevsimler değişti hala dönmedin
Her gecemde ağladım sabah etmedim
Nazlı ceylanım yanlışsız yalansız sevdim seni
Bu ayrılık yordu beni dön gel artık
Kaç gün kaç kere pusuda kaldım
Ama seni görmeden bun can asla ölmeyecek
Gülümdün koklamaya doyamadım
Yar dedim bağrıma basamadım
Yar nerdeysen dön gel gözü karalım
Bu hasretlik ne zor bunu sevenler bilir
Bir canım var oda sana kurbandır
Bu yolda unutmak yok terk etmek yok beklemek var
Senin için bir ömür boyu beklemeye söz veriyorum
Söz sevdalım söz ceylanım…

Gurbet

Gurbet

BU GURBET VURDU BENI CAN EVIMDEN
AYIRDI BENI UGRUNA CAN ADADIGIM SEVGILIMDEN
YARIMDEN UZAK ARAMIZDA DAGLAR DA OLSA YOLLARDA OLSA
ASLA SEVGISI EKSILMEZ YUREGIMDEN

HAYALI BI TURLU GITMIYOR GOZUMDEN
GOZUMU KAPATIP SANA DOGRU GELSEM BU GURBET ELDEN
AH BIR GELSEM DE SARSAM INCE BELINDEN TUTSAM ELINDEN
TAC YAPAYIM SANA BAHCELERDEN
CALDIGIM CICIKLERDEN

AH SU GURBET ZALIM GURBET
UZAK DUSURDU BIZI BIR BIRIMIZDEN
ESIR ALMIS BENI AYRILMIYOR PESIMDEN
SENI HEP SEVDIM HEPTE SEVECEGIM
ASLA SILMEYECEM SENI BU YUREGIMDEN
KOPARIP ATAMAM SENI KALBIMDEN
SEN UZAK OLSAN DA BENDEN

Gurbet

Gurbet

Dağda dolaşırken yakma kandili,
Fersiz gözlerimi dağlama gurbet!
Ne söylemez, akan suların dili,
Sessizlik içinde çağlama gurbet!
Titrek parmağınla tutup tığını.
Alnıma işleme kırışığını
Duvarda, emerek mum ışığını,
Bir veremli rengi bağlama gurbet
Gül büyütenlere mahsus hevesle,
Renk dertlerimi gözümde besle!
Yalnız, annem gibi, o ılık sesle,
İçimde dövünüp ağlama gurbet!..

Necip Fazıl Kısakürek

Ey zalim gurbet?

Ey zalim gurbet?

……………OKUYAN: OZAN FEDAİ KOÇ…………….

Bitmiyor kederin, tükenmez gamın
Öldürecek misin, ey zalim gurbet?
Ufaktan ufaktan esiyor samın
Solduracak mısın ey zalim gurbet?

Öyle bir seraba bağlattın beni
Hasret ateşiyle dağlattın beni
Otuz dort senedir ağlattın beni
Güldürecek misin ey zalim gurbet?

Umutlarım vardı yok ettin benim
Sana ilenmemi hak ettin benim
Simsiyah saçımı ak ettin benim
Yolduracak mısın ey zalim gurbet?

İstikbal adına kazdın kuyumu
Sinir küpü ettin bozdun huyumu
İnsafa gelip de artık suyumu
Kaldıracak mısın ey zalim gurbet?

Mikdatî der ettin gönlümü viran
İyileşmez artık derindir yaran
İnsafın mı yoktur her dakka her an
Saldıracak mısın ey zalim gurbet?

Mikdat Bal

EMRAH NE ETTİN

EMRAH NİTİN

SenSizLik
Biliyorum konusacak birseyimiz kalmadi, paylasacak hic bir seyimiz yok.
Yine de yüregimden gücümün yettigi yere kadar sana sesleniyorum,
seninle konusuyorum… Bugün sana olan kirginligimi rafa kaldirdim,
sevgimi aldim avuclarimin arasina, ona siginiyorum… Cümlelerimi kisalttim,
kelimelerim buruk, gülüslerim istenmeyen dudaklarimda…

Bir ihtimal gelisine sigindigimi farkettiysem de, engel olamadim gurursuz
ama umutlu hasretine… Bugün gönlümü hos tutmak istiyorum,
imkansiz olan her rüyaya inanasim geliyor… Bir cocuk gibi
isteklerimi bastiramiyorum… calmayan telefonuma elim gidiyor,
sana halen bende oldugunu israrla yazmaya calisiyorum… Bende olan seni,
hic kirmadim, degistirmedim ve hep korudum desem de, sendeki benin
nasil oldugunu, gülüp gülmedigini anlamsiz bir sikintiyla merak ediyorum…

icimdeki güzelligine inanip inanmamani artik umursamiyorum!
Üsüyorum, bu üsüme yalnizligimdan geliyor ve sariyor her tarafimi…
Tutunabilecegim hicbir güzellik yok, hatirlamaktan usanmayacagim
anilarim disinda… isinabilmek icin onlara sariliyorum…
Anlamsiz ve cevapsiz sorular hihzirca siritiyor, ben görmemeye
calisiyorum… Düsler uzak gibi görünüyordu ama yakindi…

Belki de görmeyi istemek gerekiyordu… Gözlerini ac desem kapatacaksin
ama kapatma gözlerini! Kendime bir demet papatya aldim ama bakmadim
falima… Gözlerimi gelislere verdim, gözlerimdeki hüzün bile seni özlemis
itiraf etti sonunda… Düsüncelerim gururlu, hayallerim ve sevdam degil…
Gelseydin, kendimi unutup sana kosacaktim, susturacaktim icimdeki isyani,
kavgalarin ortasinda bir günes gibi dogup isitacaktim yüregini,
sevincten aglayacaktim bu defa, mutluyken hemen sarhos olmusum gibi,
dokunacaktim, sarilacaktim. Ama gelmedin, gelemezdin belki de gelmeye de
hic niyetin yoktu aslinda… Kendimi kandirdigimi anladigimda agliyordum…

Eskiden kimi sarkilarin ne kadar anlamli oldugunu düsünürken, simdi
ayriligin ardindan calinan her sarki umutsuzlugumu ve sevgimi anlatiyormus
gibi geliyor… Sevdigim ne cok sarki varmis, bunu senin gidisin gösterdi bana…
Her sarkida sen varsin, her yerde, her gördügüm insanda, denizde,
gecede, uykumda… Nasil beceriyorsun her yerde olabilmeyi…
Bu bir marifetse eger, neden benim yanimda degilsin ki?
Gözyaslarim asilligini yitiriyor ve yenik düsüyorum sevdana…

Gittin! Belki de hic gelmemistin ben, geldigini sandim… Ayak uyduramadim
yorgunluguna… Dudaklarina düslerindeki öpüsü konduramadim…

Kimi zaman bir cocuk oldum gülüslerinde simaran, kimi zaman bir kadin;
dokunuslarinda kendini bulan… Ama! En cok da imkânsizin oldum…

Her gelisimde bir kez daha gönderdigin oldum… inanamadigin, Yenemedigin,
üzerinden atlayamadigin korkularin oldum… Agladigin, bagirdigin ya da
sustugun isyanin oldum, sessizce bosalan gözyaslarin, birikmisligin oldum…
Yüregindeki kadin ben olmak isterken yüregine siginan ve tozlanacak olan
bir ani oldum… Haketmediklerin, artik yeter dediklerin ve herseyin olmak isterken
belki de hicbir seyin oldum… Söylesene ben gercekten senin neyin oldum?
Sesin hep uzaklari cagiriyordu, ben üstüme alindim, sana geldim…
Bilseydim, bana ait olmayan bir seslenisi sahiplenir miydim?

simdi bir mevsimlik ask kaldi avuclarimda sadece bir mevsim yasanan
ama bir ömür gibi gelen ask… Kalbime henüz söyleyemedim gittigini,
ögrenirse onun da aci cekmesinden korkuyorum… Seni halen
benimle biliyor ve seviyor ama ben kalbime ilk defa yalan söylüyorum…
Gittin! Sevdamin yokluguna alisabilirim belki ama sesinin uzak yollarin
sonunda olmasi acitiyor icimi… Suskunlugun en büyük silahindi,
suskunlugunla vurdun beni asil aci olan, canimi acitan unutulmak…

Söylesene unutulmak kime yakisiyor?
Unutan sen olsan da sana bile yakismiyor …

Merak etme, üstüne giydirmedim bu duyguyu, unutulmayan olmak
sende daha güzel duruyor… Görüyorsun iste, ask’a ve sana ihanet etmiyorum
benim kirginligim ask’a… Sen üstüne alindin…