Kategori arşivi: Dini Şiirler

Dinimize özgü şiir ve bu tarda güzel söz dizelerini buradan bulabilirsiniz

Ne İstiyorlar ki Senden

Ne İstiyorlar ki Senden

Ne istiyorlarki senden,
Seni sevenlerden
Seni hayatının en önemli yerine koyan,
O değerli insanlardan

Sana simge dediler.
Sana irtica dediler.
Sana cahil dediler.
Sana örÜmcek beyinli dediler.

Bilmiyorlarki seni.
Tanımıyorlarki seni.
Anlamadılarki seni.
Bir yangındır bu sÜrÜp giden
İçin için yanan ve daha çok
Yanmaya devam edecek olan.

Demokrasi dediler,laiklik dediler.
Dedilerde diyenlerde bilemedi
Dediklerinin ne anlama geldiğini
Bilmediler seni,tanıyamadılar…

Gözlerimi kördÜ acaba bu tanımayanların,
GörÜpte görmezden gelmek nasıl bir duygudur.
En acı şey bu olmalı hayatta bakıpta görememek
Bilmediler gözlerin kalp gözÜyle de görmesi gerektiğini.
Bilmediler seni,
Seni ve seni seven yÜzlerce,binlerce,milyonlarca insanı…

Onlara yatır, evliya derler

Onlara yatır, evliya derler

Onlara yatır, evliya derler (O ulu insanları anlamak için yazıldı)

Allah yaratmış onları

Gönül dostu olsun diye

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Yaşarken insandır işleri

Yüreklerinde imanı, yüzünde gülüşleri

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Yalan nedir hiç bilmezler

Kötüyü hiç görmezler

Kula kul olmazlar

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Izdıraplara hep dayanırlar

İman boyasıyla boyanırlar

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Uyku nedir bilmezler

Hiç kahkahayla gülmezler

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

İyiliktir hep işleri

İman doludur düşleri

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Mezar taşı istemezler

Kimseye kibir göstermezler

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Son Peygamber ümmeti onlar

Peşlerinden gelir binler

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Allah yolunda avareler

Aşk için pervaneler

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Ölünce binler peşinde

Onlar inananların düşünde

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Onlar gönülde yaşar

Ruhları Allaha koşar

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

Türbeleri dolup taşar

Akıl durur, gönül coşar

Yaşarken önder onlar

Ölünce onlara yatır, evliya derler

(Serdar Sayıl-2004)

PEYGAMBERİM

PEYGAMBERİM

Peygamberlik zincirinin son halkası
En güzel örnek, sevgi,rahmet deryası

Yoksulların çaresi,yetimlerin babası
Gül yüzlü,güzel sölü Peygamberim

Alemlere rahmet olarak gönderilsin
Merhamet ve sevgi çelyanı sensin peygamberim

rabbime sesleniş

Çaresiz akıllarda bir tek SEN
umutsuz hallerde avuçlarda SEN
kötülük dolu kalplerde SEN
bitmeyen ufuklarda bir tek sen olasın ya RAB!

kötü düşüncelerın en dıbınde SEN
bedenlerın en alıcı yerınde SEN
ruhların en ınce yerınde SEN
akılların içinde birtek sen olasın ya RAB!

dogan güneşin varlığında SEN
solan yaprakların rengınde SEN
doğanın yaratıcılığında SEN
gökyüzünün maviliğinde birtek sen varsın ya RAB!

kelımeler yetmeyen dudaklarda SEN
bakmaktan usanmayan gözlerde SEN
yazmaktan yorulmayan ellerde SEN
her satır başlarında birtek sen olasın ya RAB!

neşenınde,kederınde içinde SEN
biticek bu omrun sonunda SEN
mezar başımda okunucak fatıha’da SEN
mahşerde mekanımda yanımda sende olasın ya RAB!..

Rasulullaha Hasret

Rasulullaha Hasret

Ya Rasulullah sana hasret degil. Hasrete hasret kaldim.
Seni özlemeyi özledim. Onun icin göz yasi dökmeyi özledim.
Bu hayat, bu serüven, bu macera, bu cizgi ne zamana kadar bu sekil gidecek.
Senin benim yanimda olmani istedim.
Hayatim boyunca Senin benim aklimda, gönlümde, dilimde, hareketlerimde, hücrelerimden cikmamani isterdim.
Hayatimin her aninda senin iznde olmani isterdim. “Isterdim” ile kaliyor.
Bizi hep gördügünü biliyorum. Ya Rasulullah gördükcede hep agladigini hissediyorum.
Bu hasret ne zamana kadar sürecegini bilmiyorum.
Basiretim acik olsada seni görebilsem sana hasret kalmiyacagimi biliyorum.
Senin hayatini kendi hayatima gecirdigim takdirde, hasret kalmiyacaginida biliyrum.
Ya Rasulullah benim yanimada ugrayacaksin. degil mi? Ümidimi yitirmedim.
Sadece biraz bana kivilcim lazim.
Belki senin hasretini istemeyi gücüm yetmiyeceginiden korkuyorum!!!
Seni görebilsem diye bazen düsünüyorumda, fakat ben daha kardesimin izdirabini göremiyorumki.
Onun ne gibi acilarinin korkuyorum.
Bunca zaman göz yaslarinin pinarlarinin dinmedigini biliyorum ve halen dinmediginide biliyorum.
Evet seni istemekten oldugunu göremiyorum.
Burasi öyle bir yerki herkes kendi kösesine cekilmis ve beni kurtar diye haykiriyor.
Senin o pinarlarin aktikca bizim bu hayatimisda Rabbimde merhamet ediyor. Az bir süre kaldigini biliyorum.
Ya Habib, senin o nur yüzünü nasil kiyiyiroum?
Sen benim icin göz yasini akitma Iraktaki, Filistindeki, Cecenistandaki yani bütün müslüman ülkelerindeki bacilarima, bebeklerime, mücahitlerime o pinarlarini akit ki, rabbim onlara sabirlarini artirsin.
Sira bana gelecek! Ya sevgili sana Hasret özledim!
Bu aski tasiyacak gücü ver! Su icimdeki firtinalari birtek senin hasretin dindirecegini, bildigim halde o hasreti istemekte zorluk cekiyorum

SANA DÖNDÜM ALLAH’IM

Kendimle bir hasbihal edecek oldugumda
Beyhude geçmiş yıllar yazık yazık der bana
Hesabını veremem çürüttüğüm ömrümün
Boşuna akmışım der anlımdaki ter bana

Ne bıraktın ardında adını yad edecek
Bir fatiha okuyup ruhunu şad edecek
Ne mucizeler indi seni irşad edecek
Gafletin iziyim der ruhumdaki kir bana

Hiç dehşete düştümü titreyip duyguların
Bölündü mü sâlâ da o derin uykuların
Yalan Dünya bir oyun sahnesiyken kulların
Kötü rol benimsedim ahbap oldu şer bana

Duymazmısın ezanlar günde beş kez okunur
Ah üşengeç bedenim asi tavır takınır
Ecel gelmiş arkamda omuzuma dokunur
Faydasız gitmem demek kullanıyor zor bana

Daracık yarın altı bir toprak gediğinde
Başımı kaldırınca alnıma değdiğinde
Münkir nekir dikilip Rabbin kim dediğinde
Rabbim Allah diyecek kadar kudret ver bana

İzanım korkulardan çatlasa da ne yazar
Çiyanlar etlerimi kopartır azar azar
Mezar taşım titreyip bir incecik ah sızar
Gözünün önündeyken neden baktın kör bana

Yarın ruz-i mahşerde hesaba çekilirken
Günahlarım önüme yağarken dökülürken
Güneş bir mızrak boyu tepeme dikilirken
Ya Rahman defterimi sağ elimden ver bana

SELAM SANA YA MUHAMMED MUSTAFA

SELAM SANA YA MUHAMMED MUSTAFA

Gelişini haber verdi Nebîler,
Son dönemde gelir Ahmed dediler,
Melekler yoluna güller serdiler,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Nûr-ı çeşmin gönüllerde zevk sefa.

İsrafil ninniler söyledi cana,
Çocuklukta özlem duydun babana,
Anam babam feda olsunlar sana,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Ruhu nakşın gönüllere pür şifa.

Gençliğinde cesur, mert bir civandın,
Doğruluğa ta yürekten inandın,
Muhammedü’l-emin unvanı aldın,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Cemâlin benzerdi hüsn-ü Yusuf’a.

Ceddin İbrahim’in Hanif dininde,
Bazen tüccar oldun Kenan ilinde,
Yalan yanlış yoktu senin dilinde,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Meleklerde olmaz sendeki vefa.

Mirâcına şahit oldu âlemler,
Sevenler müjdeli haberi bekler,
Firâkından yandı bütün felekler,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Gelmek istiyorum senin tarafa.

Ağzında dualar, gözlerin yaşlı,
Çocukla çocuktun, yaşlıyla yaşlı,
Oldukça vakurdun, hep ağır başlı,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Şöhretin yazıldı nurlu Mushaf’a.

Konuşurken sesin gayet sakindi,
Bakışın kararlı, gözler emindi,
Firdevs dedikleri Cennet tenindi,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Allah remzeyledi mim-i hurûfa.

Tenin gül kokardı, nefesin reyhan,
Dünyada sultandın, ukbada sultan,
Seni görmek ister bu fakir her an
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Şefâatin göster koyma A’râfa.

Ahlâkın Kuran’dı âdabın Furkân,
Ashâbın ışıktı, Ehl-i beyt nurdan,
Resul ayrılamaz çâr-ı yarından,
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Ehl-i Beyte canlar feda bin defa!

Şah Ali, Fatıma, Hasan, Hüseyin,
Sevdam Zeynep ile Zeynel Abidin,
Sensin kıblem, sensin Kevser, sensin din!
Selam sana ya Muhammed Mustafa,
Her zerrene Halit feda bin defa.

Tasavvuf Yolcusundan,

HALİT ÖZDÜZEN

SORGULARDAYIM

SORGULARDAYIM

Kendimle bir hasbihal edecek oldugumda
Beyhude geçmiş yıllar yazık yazık der bana
Hesabını veremem çürüttüğüm ömrümün
Boşuna akmışım der anlımdaki ter bana

Ne bıraktın ardında adını yad edecek
Bir fatiha okuyup ruhunu şad edecek
Ne mucizeler indi seni irşad edecek
Gafletin iziyim der ruhumdaki kir bana

Hiç dehşete düştümü titreyip duyguların
Bölündü mü sâlâ da o derin uykuların
Yalan Dünya bir oyun sahnesiyken kulların
Kötü rol benimsedim ahbap oldu şer bana

Duymazmısın ezanlar günde beş kez okunur
Ah üşengeç bedenim asi tavır takınır
Ecel gelmiş arkamda omuzuma dokunur
Faydasız gitmem demek kullanıyor zor bana

Daracık yarın altı bir toprak gediğinde
Başımı kaldırınca alnıma değdiğinde
Münkir nekir dikilip Rabbin kim dediğinde
Rabbim Allah diyecek kadar kudret ver bana

İzanım korkulardan çatlasa da ne yazar
Çiyanlar etlerimi kopartır azar azar
Mezar taşım titreyip bir incecik ah sızar
Gözünün önündeyken neden baktın kör bana

Yarın ruz-i mahşerde hesaba çekilirken
Günahlarım önüme yağarken dökülürken
Güneş bir mızrak boyu tepeme dikilirken
Ya Rahman defterimi sağ elimden ver bana

TANRI NIN GÜZİDELERİ

TANRI NIN GÜZİDELERİ

MUSTAFALAR bir kere gelir …

Biri gelir Cahiliye Devrine
Karanlıklar ışığından kaybolur.
Ki o ALLAH ‘ ın da sevgilisidir
Yaratanının da kuludur
İsmi ALLAH ‘ ın adıyla okunur
Kâinat yüzü suyu hürmetine halkolur
İşte Hazreti MUHAMMED MUSTAFA odur.

Yıl Bin Sekiz Yüz Seksen Bir
Bir Mustafa daha gelir …
Onunla laik TÜRKİYE CUMHURİYETİ var olur ,
Bir Ulusa ATA olur …
TÜRKLÜK yücelir
Yücelir , yücelir de bu günlere gelir …

TANRI yarattığı kullarından
Dilediğine PEYGAMBERLİK ,
Dilediğine DEHA verir…
Onlar TANRI ‘ NIN GÜZİDELERİ
TANRI katında bambaşkadır yerleri …
Tükenmez , eksilmez sevenleri …

ALPER KÜRÜK

Tek dileğim

Tek dileğim

Yanakları kırmızı olsun nar gibi

Güzelim kız edalı olsun yar gibi

Yar vücudun bembeyaz olsun kar gibi

Dua ediyorum kabul et Yarabbi

Ayet okuyorum kabul et Yarabbi